blank

Gözyaşı Çiçeği

blank

TEODORA DONİ
Gözyaşı Çiçeği
 
Bildiğim kadarıyla Türkçede Müge denilen bu güzeller güzeli, nazlı ve bir o kadar narin çiçeğe Rumencede Lăcrămioara deniliyor. Doğal ortamda, bu dönemde, yani Nisan ayında çiçek açıyor.

Çocukluğumdan beri en sevdiğim çiçeklerden biri. Lăcrămioara hakkında birçok efsane ve hikâye varsa da en çok bilineni ve aynı zamanda en çok inanılanı Hz. Meryem ile bağlantılı olanıdır ki çiçeğin doğal ortamda filizlenip, açmasının Nisan ayına denk gelmesinin bunda büyük payı var sanırım. Hatta çiçeğin Rumence adının anlamı da insana doğrudan Hz. Meryem bağlantısını hatırlatıyor.

muge-cicegi-2

Lăcrămioara,  Rumence gözyaşı/cık demek ve en çok bilinen, inanılan hikâyeye göre; Hz. Meryem;  Hz. İsa’nın bedeninin gerildiğine inanılan çarmıhın başında bir gece boyunca durmaksızın ağlamış. Sabah, güneşin ilk ışınları Hz. Meryem’in gece boyunca toprağa düşen gözyaşlarına değince bu muhteşem çiçekler çıkmaya başlamış. Hz. Meryem’in acısı karşısında gök de, yer de titremiş. Güneş, ışınlarıyla bir yandan Hz. Meryem’in yanaklarını diğer yandan ardı ardına açan minik çiçekleri okşamış.

Lăcrămioara çiçeğinin güzelliği kadar kokusu da muhteşem. İnsan için hem zehir hem de ilaç olabiliyormuş. Kopartılıp konulduğu vazo veya bardaktaki suyu zehirliyormuş. Gece boyunca kapalı bir odada uyumuşsanız ve bu çiçeği de aynı odada tutmuşsanız sabahleyin şiddetli bir baş ağrısıyla uyanmaya hazır olun.

Nazlı, narin ve bir o kadar da gizemli bu çiçekle ilgili bildiklerimden bu kadarını hatırlayabildim şimdilik.

Her Nisan ayı geldiğinde hatırlayıp bu çiçeği düşünmek aklımı müthiş yoruyor. Ama yine de her Nisan ayı geldiğinde gözüm de gönlüm de hep bu çiçeği arıyor.

Bu gözyaşı çiçeğini…

 

4 Nisan 2014 Cuma / teodoradoni.com

 

Share

BIR YORUM YAZIN

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir