blank

“Mavi Marmara Filistin’e doğru yola çıktığı zaman”

TEODORA DONİ  Mavi Marmara Filistin’e doğru yola çıktığı zaman

TEODORA DONİ 
"Mavi Marmara Filistin’e doğru yola çıktığı zaman" 
 

Mavi Marmara gemisi Filistin’e doğru yola çıktığı zaman herkes bir araya gelmiş, toplanmış, gönüllüler dualarla uğurlanmıştı. 3 Haziran 2010 Perşembe günü de biz Ankara'dakiler,  gönüllülerden beşini karşılamak için gece saat 21.30 da Ankara Göksu Parkı'nda bir araya gelip, toplandık. Bu beş gönüllüyü ayrı ayrı anmak istiyorum: Sadece Ankara'nın değil öyle sanıyorum ki Türkiye'nin de en sıra dışı adamlarından biri olan Gerçek Hayat Dergisi Ankara Temsilcisi Ebubekir Kurban… Bosna Dayanışma Grubu'nun fedakârlık timsali, Boşnak asıllı, Hekim ve Yazar Bahadır İslam Ayrıca açıklamaya gerek olmayacak kadar herkesin çok iyi tanıdığı Gazeteci-Yazar Hakan Albayrak ve kardeşi Sinema Sanatçısı Sinan Albayrak Habertaraf'ın Dış Haberler Editörü Samet Doğan…

Mavi Marmara gemisiyle giden gönüllülerden Habertaraf yazarlarından Mustafa Yahya Coşkun'un da Ankara'ya dönüşü bekleniyordu ancak o gece değil. Siz bu satırları okurken biz Ankara'dakiler inşallah kendisini de görmüş olacağız. Cuma gecesi beni telefonla aradığında çok kısa konuşabildiğimden, fırsat bulamamıştım söylemeye, kendisi ve eşiyle gurur duyduğumuzu… Mavi Marmara gemisinden hepimiz haber beklerken, birçok insanla konuştum, bunlardan özellikle Mustafa Yahya Coşkun'un sevgili eşi Merve'nin sesindeki, sabrı, sükûneti ve vakur hüznü hiç unutamayacağım.

Göksü Parkı'nda toplanmış bekliyorduk. Çok kalabalıktık. Herkes oradaydı. Beklerken birden korna sesleriyle aynı anda cep telefonum çalmaya başladı. Gönüllüler gelmişti ve Göksü Parkı "Tekbir, Allahu Ekber" sesleriyle adeta çınlıyordu. Telefonu açtım. Aynı  "Tekbir, Allahu Ekber" sesleri telefondan geliyordu. Meğer aynı anda Gaziantep Kırkayak Parkı'nda da Gaziantepli gönüllüler karşılanıyordu. Arayan, gazetemiz Yeni Şafak'ın Güneydoğu Anadolu Bölgesi Koordinatörü Yaşar Yavuz'du. Dostlarına, bize;  Gaziantep Platformu'nun, aralarında Gaziantep İHH, Mazlum-Der, Bülbülzade Vakfı, Erdemliler Cemiyeti, Vahdet Vakfı, AGD, Yeni Şafak Gazetesi Güneydoğu Anadolu Bölgesi Koordinatörlüğü'nün de bulunduğu 14 sivil toplum kuruluşunun sevincini, coşkusunu dinletmek istemişti.

Aynı Platform, Mavi Marmara gemisine müdahale edilmesinin ardından "İnsanlık Onuru için ben de varım" diyerek yüzlerce araçtan oluşan bir konvoyla Golan tepelerine doğru Gaziantep'ten yola çıkmış ancak izin verilmediğinden sınırdan geri dönmüştü. Gaziantep'in bu güzel öncü insanlarından Gaziantep İHH Başkanı Şükrü Okudan, Gaziantep İHH yönetim kurulu üyeleri Mahmut Yılmaz, İdris Tekin, Mehmet Öztürk, Mehmet Emin Arslan, İHH gönüllüleri Osman Demir, Ali Sakar ve gazetemiz Yeni Şafak'ın Güneydoğu Anadolu Bölgesi koordinatörü Yaşar Yavuz, şehitlerin ailelerini ziyaret ettiler. İskenderun'da Cengiz Akyüz'ün, Adana'da Çetin Topçuoğlu'nun, Diyarbakır'da Ali Haydar Bengi'nin, Adıyaman'da Fahri Yaldız'ın ailelerini… İnşallah diğer şehitler Cevdet Kılıçlar, Necdet Yıldırım, İbrahim Bilgen, Cengiz Songur ve Furkan Doğan'ın aileleri de bölgelerindeki güzel insanlar tarafından ziyaret edilir. İnanıyorum ki şehitler asla unutulmaz ve aileleri de her zaman yakın ilgiyle hatırlanır.

Şüphesiz mekânı cennettir şehitlerin. Ankara Göksu Parkı'nda bir yandan dostlarımızın sağ salim dönmüş olmalarına seviniyor, yaralılarımıza acil şifalar diliyor, bir yandan da şehitlerimizin bizi seyrettiğini düşünüyorduk. Tam o sırada, karşılama için gelenlerden şair, yazar Şaban Abak'ın, Mavi Marmara gemisi yola çıktığı zaman kaleme aldığı şiirini okumaya başladığını gördüm. Dostlarımız ve onları büyük bir heyecanla bekleyen ve karşılayanlar için titrek bir sesle, büyük bir coşkuyla okuyordu.  Ankara'da yaşayan ve o an orada bulunan çok sayıda şair, yazar ve gazeteci birbirlerine sarılmış dinliyorlardı. Aslında Mavi Marmara gemisi yola çıktığı anda hedefine varmıştı. Şaban Abak'ın şiiri tam da bunu anlatıyordu. İşte asla unutulmayacak olan o şiir:

MAVİ MARMARA YOLA ÇIKTIĞI ZAMAN

Mavi Marmara Filistin’e doğru yola çıktığı zaman
Hırka-i Saadet dairesinde Resulullah’ın hırkası
Birden yerinden kayboldu o gün
Yürüdü çıktı adeta saraydan
Biri giyinmişti onu besbelli

Mavi Marmara Sarayburnu’ndan yola çıktığı zaman
İstanbul camilerinden güvercinler havalandı
Yadetmek için Nuh’un haberci soydaşlarını
Ayakları çamur içinde dönen o müjdecileri

Ve Mavi Marmara Filistin’e doğru yola çıktığı zaman
Selâhaddin’in türbesinde kandiller sabaha kadar yandı
Melekler Akdeniz’i dalgalandırdı birden
Bir put daha devrildi buzağıdan
Bir büyük kapı gıcırtıyla açıldı ardına kadar
Şafak yıldızı satan tellal bir horoz öttü

Halifenin başkenti İstanbul’dan
Filistin’e doğru gemiler yola çıktığı zaman
Altın bir güneş yükseldi yükseldi
Gelip kubbesinin üstüne kondu
Abdülhamid Han’ın türbesinin

O sırada Erzurum’da biri abdest alıyordu
Bursa’da ezanlar okundu
Ve Mescid-i Aksa’da namaza durdu peygamberler
Ulu Önder Muhammed’in imamlığında
Mavi Marmara İstanbul’dan tekbirlerle
Filistin’e doğru yola çıktığı zaman

7 Haziran 2010 Pazartesi / Yeni Şafak
Share

BIR YORUM YAZIN

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir